Bizi hasta eden şeylerin başında duygusal yüklerimiz geliyor. Aklımız, Kalbimiz ve sözlerimiz bir ve gerçek olmadığında biz fark etmesek de zehirleniyoruz….Hep konu aynı yere geliyor sağlıkla ifade bulmayan her duygu düşünce sağlıksızca bedende kendisini ifade ediyor.
Şifa için bence önce ruhu şifalandırmalıyız. Ruhun mutsuzsa sende mutsuzsun J
Tabi insanı zihin, beden ve ruh diye ayırmak garip olabilir J ama bu şekilde mühendis kafasına iyi geliyor parçalara ayırmak. Ruhumuz bütünün önemli bir parçası. Neden? Çünkü bugüne kadar derler ya ne güzellik ne para ne şöhret ne güç insana mutluluk getirir peki insana ne mutluluk getirir. İşte bence burada hayatta çok ince çizgiler var hayatın standart bile olsa hala mutlu olmayıp boşluk içinde olabilirsin. İşte o zaman orada işin içine ruh giriyor. Ruhsal boşluk ki bu bana göre ancak insanın hayatında anlamlı, belki faydalı ( hizmet gibi), yaratma, kabullenme, üretme, coşku, haz, özgürlük, değişim, kucaklamak gibi unsurlar olmazsa ve bunlar gerçek olmazsa kesinlikle bir yerlerde boşluk olacak. Bu kitapta yüzlerce insanın hayatları, yaşadıkları sorunlar ve hastalıklarına göre sorunların nedenleri çakralar -enerji merkezleri- üzerinden incelenmiş ki kitabı daha da güzel yapan şey bu. Hem gerçek dönüşüm hayat hikayeleri, hem de bunların şifa aşamalarının nasıl olduğu hem de çakraların ne olduğu ve hayatımızda neyi simgeledikleri. Ayrıca Carolyn Myss hep çok severek takip ettiğim çok değerli bir eğitmen, araştırmacı ve şifacı bana göre. Kendisi bu kitapta aslında doğu ve batı inanç sistemlerinin temelde aynı şeyi farklı yöntemlerle söylediğini detaylarla anlatmış. Bu kitap bence çok değerli bir eser ve yeniden okuyacağım dediğim kitaplar arasında.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder