Sözlerimiz, duygu ve düşüncelerimizin yani ruhumuzun yansımasıdır. İfademiz, konuşma şeklimiz benliğimizin resmini ortaya koyuyor. İfade sanatı o kadar önemli ki insanlar kendi kimliğini, öz benliği tanımayı, yaşamayı, onu ifade etmeyi gerçekten bilmiyor. Dolayısı ile ifade sanatında ustalaşmak tabi ki zaman alıyor. Sonradan bunları öğrenmeye çalışıyoruz keşke bunlar eğitim olarak ilkokul, ortaokul veya lisede alabilsek. Duygu, düşünce ve davranış bilimlerini içeren beni tanıma dersleri ah ahh şu an bunu insanlık adına diliyorum.
Titreşim sanatı, bizim ruhumuzun, beden ve zihnimizin beraberce gerçekliğini ifadeye dönüştürdüğü sanat. Bu sanatı iyi icra edebilirseniz etrafınız ışıklar içinde canlanıyor ama bu sanatı icra edemiyorsanız işte o zaman dengesizlikler başlıyor ve insan arayışa giriyor sonu gelmeyecek bir arayış taki evrenle beraber titreşmeyi, ifade sanatını öğrenene kadar.
Bu kitap bana farklı bakış açısı verdi artık ağzımdan çıkan sözleri gerçekten ne kadar önemsemem gerektiğini net anladım. Çünkü bu sözler benim gerçekliğim ve geleceğim. Nasıl bir gelecek istiyorsam o geleceği içimde yaratmalıyım ki önüme gelsin hayatıma girsin. Kitapta okuduğum pek çok şey tandık ama bazı paylaşımlar öyle etkileyici ki kendinizi sorgulamaya başlıyorsunuz. Bir şeylerin size hizmet etmediğini görüyor ve bir şeyleri değiştirmem lazım diyorsunuz. Kitapta söz, sevgi, kadın, bilgelik, Tanrı, zihin, idrak&farkındalık gibi konularda hem bilgileniyor hem de bakmadığınız yönlerle kendiniz ile şefkatli biçimde yüzleşiyorsunuz.
Bu yüzleşme, belki arınma olmadan yaşamış olsak bile aslında yaşamlarımız öznesiz cümleler gibi eksik kalıyor en önemli parçası ile
Tabi ki Yogi Bhajan’dan birkaç paylaşımla bitireceğim.Ne kadar teşekkür etsem azdır hayata. Her adımda beni destekliyor. Muhteşem öğretmenler, kitaplar yolumuzu aydınlatıyor.
Titreşim sanatı, bizim ruhumuzun, beden ve zihnimizin beraberce gerçekliğini ifadeye dönüştürdüğü sanat. Bu sanatı iyi icra edebilirseniz etrafınız ışıklar içinde canlanıyor ama bu sanatı icra edemiyorsanız işte o zaman dengesizlikler başlıyor ve insan arayışa giriyor sonu gelmeyecek bir arayış taki evrenle beraber titreşmeyi, ifade sanatını öğrenene kadar.
Bu kitap bana farklı bakış açısı verdi artık ağzımdan çıkan sözleri gerçekten ne kadar önemsemem gerektiğini net anladım. Çünkü bu sözler benim gerçekliğim ve geleceğim. Nasıl bir gelecek istiyorsam o geleceği içimde yaratmalıyım ki önüme gelsin hayatıma girsin. Kitapta okuduğum pek çok şey tandık ama bazı paylaşımlar öyle etkileyici ki kendinizi sorgulamaya başlıyorsunuz. Bir şeylerin size hizmet etmediğini görüyor ve bir şeyleri değiştirmem lazım diyorsunuz. Kitapta söz, sevgi, kadın, bilgelik, Tanrı, zihin, idrak&farkındalık gibi konularda hem bilgileniyor hem de bakmadığınız yönlerle kendiniz ile şefkatli biçimde yüzleşiyorsunuz.
Bu yüzleşme, belki arınma olmadan yaşamış olsak bile aslında yaşamlarımız öznesiz cümleler gibi eksik kalıyor en önemli parçası ile
Tabi ki Yogi Bhajan’dan birkaç paylaşımla bitireceğim.Ne kadar teşekkür etsem azdır hayata. Her adımda beni destekliyor. Muhteşem öğretmenler, kitaplar yolumuzu aydınlatıyor.
“Bir insan kendini bildiğinde herkesi bilir. Bir insan kendini sevdiğinde ise herkesi sever. Sevgi kendini feda etmektir ve sevgi sınır tanımaz. Sınırları olan sevgi, sevgi değildir. İnsan sevgisiz yaşayamaz. Sevmeli ve sevilmelidir. Sevgi her düzeyde deneyimlenen en büyük tatmindir. Onaylandığınızda bu bir sevgi ifadesidir; size bir armağan verildiğinde; bu da sevgi ifadesidir. Birinin sizinle konuşması ve size gülümsemesi de sevgi ifadesidir. Bunların tümü sevgi ifadeleridir. Fakat ifadelerle tatmin olabilir misiniz? Hayır, siz birşeyleri deneyimlemek istersiniz. Kendi içinizde bencil olma halini deneyimliyor ve hissediyorsanız ve başka biri için titriyorsa kalbiniz o zaman sevgiyle tıka basa dolusunuzdur. Bireysel bilincin en yüksek hali budur. Geri kalan her şey güzeldir.”
“Bir kez dolambaçsız ve açık sözlü bir insan olarak tanındığınızda amacınıza ulaşmışsınız demektir. Bundan böyle hiçbir zorluk size dokunamaz. Birşeyleri çarpıtmaya başladığınızda ise enerjinizi boşa harcamakla kalmayıp kendi imgenize de zarar vermiş olursunuz. Sır diye bir şey yoktur, unutmayın. Gerçekler, torbaya hapsedilmiş kedi misali eninde sonunda ortaya çıktığında kendinizi berbat hissedersiniz. Neden mi? Çünkü sahip olduğunuz bilinç canınızı yakar.”
“Bir kez dolambaçsız ve açık sözlü bir insan olarak tanındığınızda amacınıza ulaşmışsınız demektir. Bundan böyle hiçbir zorluk size dokunamaz. Birşeyleri çarpıtmaya başladığınızda ise enerjinizi boşa harcamakla kalmayıp kendi imgenize de zarar vermiş olursunuz. Sır diye bir şey yoktur, unutmayın. Gerçekler, torbaya hapsedilmiş kedi misali eninde sonunda ortaya çıktığında kendinizi berbat hissedersiniz. Neden mi? Çünkü sahip olduğunuz bilinç canınızı yakar.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder